
İlginç olan bu şiddetli yağmurlar yağarken kaplanların birlikte gerçekleştirdikleri bir olaydır. Yoğun yağmurlar sırasında kaplanlar açık alanlara çıkarlar. Kısmen yıldırımları karşı korunaklıdır açık alanlar. Büyük orman yangınlarına da neden olabilir bu yıldırım düşmeleri.
Açık alana toplanan kaplanlar yere uzanırlar. Gruplar halinde yere uzanan kaplanlar kafalarını birbirlerinin kafalarına yaslarlar.
![]() |
dostlarımı andırıyor aynı böyle.. |
Tek bir şey yüzünden!
Eğer birinin üzerine yıldırım düşerse



Ölümü birlikte karsilayarak birlikte olmanin en onurlu yüzünü tasirlar. kimse ihanet etmeden ve bir an olsun oradan kalkmayi düsünmeden öylece beklerler muhtemel bir ölümü.
Dostlugun ölümcül fedakarligini paylasirlar.
Kimi zaman kentin içinde de böyle gruplarin içinde oldugunuzu düsünürsünüz. omuz omuza bir yasam paylasiminda bulundugunuzu. statüler önemli olmaksizin yan yana uzanmis insanlar olabileceginizi düsünürken çildirtici bir süphenin esiri olursunuz. "acaba kalkarlar mi birden?" yildirim düstügü anda kalkabileceklerinin korkusu sarar bütün benliginizi.
Güvenemezsiniz.
Herkes birbirinin yüzüne süpheyle bakar.
Kent






Kimin hangi mazeretle kalkacagi...
Ya da kimin yakin durdugu halde

Bu yüzden kentin düsüs hikayelerinde trajik bir yalnizlik vardir. korkunun ve çikarlarin

Her seye ragmen


Şimdi böyle bir tedirginlik duygusu tasiyorum kendi içimde. kimseden emin olamiyorum sirf bu yüzden. dahasi gök gürültüleri duyuldugunda orada olabilecegimden bile kuskuluyum.
Bu lanet olasi kuskular tek tek tüketiyor hepimizi.
Yagmur yagıyor...
Gök gürlüyor...
Birazdan yildirimlar düsecek kentin sokaklarina...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder